Apple ilk iPhone'u piyasaya sürüp büyük başarı elde ettiği günden bu yana hakkındaki dedikoduların bir sonu gelmiyor. Her yıl Apple’ın artıkbatma dönemine girdiğine dair yazılar çıkıyor, videolar çekiliyor. Cephenin diğer tarafında ise Apple’ın bir teknoloji devi olduğu ve sektöre yön verdiği söyleniyor.
Peki, biz bu konuda ne düşünmeliyiz? Hangi tarafta olmalıyız? Hatta bir tarafta olmak gerekiyor mu? Gerekiyorsa neden gerekiyor? Bu sorulara cevap vermeye çalışacağız. 
Bir firmanın geleceği ile alakalı konuşacaksak eğer ilk bakmamız gereken şey geçmişidir. Bu noktada ilk bakılacak şeylerden birisi de firmanınfinansal fotoğrafı olur. Amacımız Apple’ın tarihçesini yazmak değil. Öte yandan bir kaç ufak noktayı hatırlamak lazım.
Apple’ın temelleri 1970’li yılların ortalarına kadar uzanırken ilk kez 12 Aralık 1980 tarihinde borsaya açılmış bir şirket. Yahoo’dan aldığımız verilere göre Apple’ın borsa geçmişinde 2004 yılının sonuna kadar büyük değişiklikler olmadığını görüyoruz. 1996, 1997 ve 2001 yılları hariç tarihi boyunca hiç zarar açıklamamış bir firma.
Apple geçtiğimiz yıl içinde başlayan finansal döneminin ilk çeyreğinde 51 milyon adet ile birlikte tarihi boyunca hiç satmadığı kadar çok akıllı telefon satmış ve 57,6 milyar dolar ile çeyrek dönem gelirlerinde tarihi bir rekorkırmış bulunuyor.
Yukarıda bahsettiğimiz gelişmelere rağmen hâlâ Apple’ın başarısızlığagiden yola girdiği hakkında analizler ve söylemler yayınlanıyor. Genel olarak bu söylemlerin arkasında yatan en büyük neden Android işletim sistemli cihazların dünya mobil iletişim pazarının çok büyük bir kısmını ele geçiriyor olması. Peki, Apple'ın bir sorunu var mı?