Yeni Renault Clio R.S ve Megane R.S. Türkiye'de!


Yeni Clio R.S. 200 EDC ve Megane R.S. 265, Renault’nun konfor ve çok yönlülük konusundaki deneyimine, aynı zamandaRenault Sport Technologies’nin yarış alanında oluşturduğu uzmanlığına dayanıyor. Yeni Clio R.S. 200 EDC, çift kavramalı EDC vites kutusu ve RenaultSport tarafından yeni geliştirilen 1.6 Turbo 200 bg motora sahip. Yeni Megane R.S 1998 cm3 silindir hacmine, 265 bg maksimum güce sahip 6 ileri manuel vites kutusu ile donatılmış 360 Nm tork değeri ile benzinli motora sahip. Clio R.S. Dieppe (Normandiya) fabrikasında ve Megane R.S. ise Palencia (İspanya)’da üretiliyor. Yeni Clio R.S. 200 EDC 44.000Euro, Megane R.S. 2.0T ise 45.000Euro fiyat ile Türkiye’de Haziran 2014’ten itibaren sipariş üzerine satışa sunuluyor.

Yeni Renault Clio R.S. 200 EDC: Tutku, Tasarım ve Sportiflik bir arada
Yeni Clio R.S. 200 EDC, duygu odaklı, yüksek performans ile F1’e göz kırpan, yalın, duygusal ve sıcak bir tasarım sunuyor.

Clio R.S., Renault’nun Formula 1’deki başarılarına gönderme yapan ayrıntılara sahip: aerodinamiği arttırmak için arka difüzör, ve özel tasarımlı rüzgarlık.


1.6 benzinli Turbo motorun 6 vitesli çift kavramalı vites kutusu ile birleşimi, Yeni Clio R.S. 200 EDC’ye özel. Yeni Clio R.S., 200 bg güç ve 240 Nm torkun yanında, manuel veya otomatik olarak seçilebilen vites kutusuna sahip. Motor ve EDC çift kavramalı otomatik vitesin birlikteliği, Renault Sport Technologies mühendisleri tarafından gerçekleştirilen titiz çalışmanın sonucu. Yeni Clio R.S. 200 EDC gündelik keyif için düşük devirlerden itibaren yüksek bir tork ve kendinden emin sportif bir kullanım için yüksek hızlarda güç ve hızlanma sunuyor. 0’dan 100 km/s’e çıkmak için 6,7 saniye, 1000m durma deparını aşmak için 27,1 saniye ve pistte 230 km/saatlik maksimum hız: Yeni Renault Clio R.S. 200 EDC şehirli bir Clio’da uyuyan bir Renault Sport.


Yeni Clio R.S. 200 EDC sınıfında eşi olmayan biz dizi yeniliği bir araya getiriyor. « R.S. Drive » seçeneği ile « Normal » kullanımda Yeni Clio R.S. bir Clio’dan beklenen bütün özelliklere sahip: sessizlik, konfor, kullanım tasarrufu. Dinamik kullanımda, « Sport » veya « Race » modunda, araç müthiş bir spor araç haline geliyor.
R-Link internet bağlantılı entegre navigasyon ve multimedya sistemi, Clio HB’te olduğu gibi Clio R.S.’in de vazgeçilmezlerinden. R-Sound uygulaması ise R-Link’e farklılık ve eğlence katıyor. R-Link tablet ile bağlantılı bu uygulama hoparlörler yolu ile bir motor karakteri gerçek sesi simüle ediyor. 3’ü Yeni Clio R.S.’e özel 7 ses bulunuyor: Alpine A110, R8 Gordini ve Nissan GTR gibi.R-Link multimedya dokunmatik ekranda entegre olan R.S. Monitor 2.0 « yerleşik telemetri » sistemi canlı gösterge ve araç veri edinme fonksiyonlarını kapsıyor.

Yeni Megane R.S. 2.0 T, 1998 cm3 silindir hacmine sahip, 265 bg motoru ve 360 Nm tork değeri ile gerçek bir sportif sürüş heyecanı yaşatıyor. Bu güçlü motor, 254 km/maksimum hız değeri ve 6”’de gerçekleştirdiği 0-100 km hızlanması ile performans ve tutkuyu birleştiriyor.

Yeni Megane R.S. Renault Sport’un bilgi birikiminin kalbinde yer alan bir dizi teknolojiyi ve sürüş dinamiğini de yollara taşıyor. Kilitli Diferansiyel, Chassis Cup ve R.S. Monitör teknolojileri ile sürücüye sadece şasinin mükemmelliğinden ve motorun yüksek performansından yararlanmak kalıyor.

Yeni Megane R.S., sportif sürüş ayrıcalıklarının yanı sıra günlük sürüş keyfinin vazgeçilmez özelliklerini de sunuyor.

R-Link multimedya dokunmatik ekranda entegre olan R.S. Monitor 2.0, canlı gösterge ve araç veri edinme fonksiyonlarını kapsıyor. Pistin planını bir USB tuşuyla indirerek, sürücüler tur bazında ilerlemeyi gözlemleyebilmeleri için otomatik bir kronometreye erişim sağlayabiliyor. En iyi saha performansları, aracın pistteki pozisyonu, gücü, devri, direksiyon açısı ve pedal hareketleri “yeniden oynatabiliyor”.
Büyük Boy Fotoğraf İçin TIKLAYINIZ










































İşte Toyota'nın Geliştirdiği Hibrit Teknolojisi: Toyota Hybrid


Hibrit teknolojisini ilk geliştiren marka olan Toyota, bu teknolojiyi seri üretimde de kullanan ilk marka olmuştur. İlk seri üretim hibrit otomobilinin piyasaya sunulduğu 1997 yılından bugüne kadar geçen 17 yılda gerçekleştirilen ve toplam 7 milyonu aşan rekor hibrit otomobil satışıyla bu teknolojinin tüm dünyada benimsenmesini sağlamıştır.

Prius ile başlayan hibrit otomobil başarısı, Toyota’nın diğer birçok segmentteki otomobillerinde de kullanılmaya başlamıştır. Zaman içinde önemli bir ilk daha gerçekleştirilmiş, B segmentindeki ilk ve tek hibrit model olan Yaris Hybrid 2012 yılında pazara sunulmuştur.

Yaris Hybrid 2013 yılında tüm Avrupa’da 50 bin satış adedi ile büyük bir başarıya imza atmış, sonrasında piyasaya sunulan Auris Hybrid ve Auris Touring Sports Hybrid modelleriyle de Toyota hibrit satışlarındaki başarısını sürdürmüştür. Şu an Avrupa’da 6 farklı hibrit modeli satılmaktadır ve bu rakam yeni eklenen versiyonlar ile artmaya devam etmektedir.

Hibrit teknolojisi markanın dünyada ve Avrupa’da büyümesinin ana unsuru olarak görülmekte olup, hem teknolojisine hem de iletişim çalışmalarına büyük kaynaklar ayrılmaktadır.

2015 yılında Toyota’nın Avrupa’daki B ve C segmenti satışları içinde hibrit satışlarının oranının %50 seviyesinde olması; 2020 yılında da Toyota’nın tüm Avrupa araç satışının %50 sinin hibrit olması planlanmaktadır. Toyota’nın uzun yıllardır hibrit ve çevreci teknolojilere yaptığı yatırımlar, 11. kez üst üste dünyanın en değerli otomotiv markası seçilmesinde de önemli rol oynamaktadır.

              Daha Fazla Fotoğraf için TILAYINIZ







Toyota, Park Kazalarına Dur Diyor!



Toyota, geliştirdiği Akıllı Radar Tanıma Sistemi (ICS) teknolojisiyle park ederken veya park edilen yerden çıkarken oluşabilecek kazaları önlemeyi ve azaltmayı hedefliyor. Buna ek olarak yeni görüntüleme modu Toyota'nın Panoramik Görüntüleme Monitörüne eklendi. Böylece sürücü park yerinden çıkmadan önce etrafını daha detaylı bir şekilde kontrol edebiliyor ve güvenli bir biçimde hareket edebiliyor.
Akıllı Radar Tanıma Sistemi (ICS)
Toyota'nın şu anki ICS özellikli park sistemi etraftaki engelleri tespit ediyor ve araçta daha fazla sensör yer aldığı için daha geniş ve derinlikli bir taramayla daha ilerideki objeleri tespit edebiliyor. Böylece, gaz pedalına yanlışlıkla basılsa bile kaza yapılması önleniyor. Buna ek olarak, akıllı kontrol sistemi pedala yanlışlıkla basmanın oluşturacağı kazaların yanı sıra, düşük hızda park ederken veya park alanına girerken yaşanan kazaları da azaltıyor ve engelliyor.
Otomatikleştirilmiş frenle kazaların önüne geçmesinin yanı sıra yeni çok noktalı direksiyon sistemi özelliği otomatik olarak direksiyonu kontrol ederek dar alanlara park etmekte yardımcı oluyor. Diğer otomatikleştirilmiş asistan ise paralel parklarda önde ve arkada çok az boşluk bırakarak park edilmesine imkan tanıyor.
Panoramik Görüntüleme Monitörü
Panoramik Görüntüleme Monitörü, navigasyon ekranına aracın yukarıdan görünümünü yansıtıyor. Bu ekran sürücünün açısından aracı transparan hale getirerek Şeffaf Park Etme Ekranı ile destekliyor. Ayrıca, sürücü tek bir düğmeye basarak Park Etme Açısı Görüntüleme ekranına ulaşılabiliyor ve böylece aracın park edeceği yerdeki nesneleri rahatlıkla görebiliyor. Şeffaf Park Etme Ekranı'nda nesneler daha büyük görünüyor ve sürücünün bunları tanımlaması daha kolay hale getiriliyor.
Toyota'nın park destek sistemlerinde yaptığı bu geliştirmeler, park esnasındaki güvenliği artırmayı amaçlıyor ve aynı zamanda maddi hasarların önüne geçilmesini sağlıyor.
Park destek sistemleri ile park alanlarındaki maddi hasarlı kazaları yüzde 30 oranında azaltmayı hedefleyen Toyota, yaptığı yeniliklerle de trafik güvenliğini artırmak, her geçen gün daha güvenli araç ve teknolojileri yaratma konusunda ısrarla çalışmaya devam ediyor. 

             Fotoğraf İçin TIKLAYINIZ





Toyota'dan Hidrojen Enerjili Otomobiller


Petrol kaynaklarının hızla tükendiği, hava kirliliğinin arttığı ve benzin fiyatlarının her geçen gün biraz daha yükseldiği dünyamızda, otomotiv firmalarının.


Japon otomotiv firması Toyota, hidrojen enerjisiyle çalışan otomobil modeli Mirai Sedan'ı bir süre önce görücüye çıkarmıştı.
İnsansız araçlar ve elektrikli arabaların da gündemde olduğu son yıllarda Toyota, hidrojen gücüyle çalışan otomobiller üreterek hem daha uzun mesafede daha az enerji tüketmeyi hem de çevreye daha az zarar vermeyi amaçlıyor. Firmanın bu alandaki ilk otomobili Mirai Sedan, Nisan 2015'ten önce Japonya'da, ardından yaz aylarında daAmerika ve Avrupa'da satışta olacak. Düşünülen fiyat etiketinin 70 bin dolar civarında olacağı konuşuluyor. Ve yeni gelen bilgiler, Toyota'nın Mirai Sedan'a kıyasla daha üst seviye bir otomobil üzerinde çalıştığını ve bu otomobilde de aynı yakıt hücresi sisteminin kullanılacağını gösteriyor.
Avustralyalı web sitesi Motoring'teki bilgilere göre Toyota, aynı yakıt hücresi sistemini Lexus LS isimli yeni modelinde kullanacak. Güç hücreleri arka koltuğun altında yer alırken hidrojen tanklarının da ön koltuğun altında yer alacağı belirtiliyor. Bu modelin diğer detayları ve fiyatı hakkında henüz bir bilgi bulunmuyor. Beklentiler ise Lexus LS'in 2017 itibarıyla yollara düşeceği yönünde.  TIKLAYINIZ